Ala Çocuk Yollarda

Antik Çag’da Anadolu’nun Ege kiyilarini bir çocugun gözünden siirsel bir dille anlatan öyküler.
Ilk öykü “Ala“da tanidigimiz Ala çocuk, Anadolu ülkesini bulutlarin arasindaki Gökkusagi Evi’nden izleyen merakli bir çocuktur. Günün birinde dostlari Bilge Yagmur ve Deli Rüzgâr’a Anadolu’ya gitmek istedigini söyler. Ikinci öykü “Mermer Kent Priene“de Ala, 2500 yil öncelerindeki Priene kentini, bir Demeter rahibesi olan Nikeso’dan dinleyecek, kentin yagmurla yikanan sokaklarinda yürüyecektir. Üçüncü öykü “Daglardaki Tanrilar, Labraynda“da Ala’nin yolu Anadolu’nun en eski kutsal alanlarindan olan Labraynda’ya düser. Milas Ovasi’na bakan daglardaki Zeus Tapinagi’na giden Ala, fildisi keçi Pani’den yapilan törenleri ve inançlari dinler. Son öykü “Mavi Zamanlar, Halikarnassos“taysa Ala, tarih biliminin babasi olarak kabul edilen arastirmaci-yazar Herodotos’la karsilasir. Ala, bir zamanlar günümüzün eglence merkezi Bodrum’un yerinde yükselen Halikarnassos kentinin ve Dünyanin Yedi Harikasi’ndan biri olan Mausoleum’un öyküsünü bu kentte dogup büyüyen Herodotos’un agzindan dinler...
Arkeolog, yayinci, yazar Mine Soysal’in 1996-2000 yillari arasinda yazdigi dört kitaptan olusan Ala Kitaplari dizisi Ala Çocuk Yollarda adiyla tek kitapta toplandi. Soysal’in, günümüzden 2500 yil önce Anadolu’nun Ege kiyilarini bir çocugun gözünden siirsel bir dille anlattigi öyküler, bilimsel verilerin isiginda kaleme alindi. Anadolu’nun her yaninda kalintilarina rastlanan eski kentlerin, kutsal alanlarin, yollarin, pazaryerlerinin ya da tapinaklarin gerçekte nasil göründüklerini, kimler tarafindan, nasil kullanildigini anlatan kitap, Serdar G. Sönmez’in karakalem resimleri ve özenli baskisiyla armagan niteligi kazanan, hem çocuklar hem yetiskinler için kültür tarihimizin önemli bir dönemini aydinlatan degerli bir rehber niteliginde.
(Tanitim Bülteninden)