Biyografik Sözler Lugatı

'Bana sor sevgili kari', okur bu kitapta ne okuyacak? Türk futbol tarihinde, kalemini mürekkebe degil futbolcunun terine batirarak yazan Islam Çupi'nin kaleminden Lefter'i, Can Bartu'yu, Metin Oktay'i, Baba Hakki'yi, Ridvan Dilmen'i… Atilla Dorsay'in sinema emekçileri üzerine adeta büyük bir filmde basrol oynarcasina yaptigi yorumlari, Greta Garbo'nun ya da Türkan Soray'in beyaz perde'de ya da beyaz cam'da göründükleri gibi kalemin ucunda da hayranlik uyandirdiklarini, benim niçin bir 'Yahya Kemalist' oldugumu… 'Yeni Türkiye'de' gündemi niçin Atilla Yayla'nin degil de Atilla Tas'in belirledigini, kalem kavgalarinin insanlara neler söyletebildigini, Mehmet Barlas'in ne kadar 'istikrarli' bir adam oldugunu, siyasetçilere dalkavukluk edenlerle, öfkelerini kusanlarin her dönemde var oldugunu; Allah'in ayetleri müstesna, Hz. Muhammed'i sevmenin kelimelere sigdirilamayisini… 'Kelimelerin serdari' Süleyman Nazif'i, 'Türk nesrinin sairi' Cemil Meriç'i, Babiali yokusunu tirmananlarla, o yokustan yuvarlananlari, Voltaire'in Rousseau'ya 'muhabbetini', Salieri'nin Mozart'a nefretini, Beethoven'in Bach'in, Itrî'nin, Dede Efendi'nin dehasini… Sezai Karakoç'un kaleminden Yunus Emre'yi, Yunus Emre'nin kaleminden Mevlana'yi… Sevenlerinin gözünden Atatürk'ü, muhaliflerinin nazarindan Abdülhamid'i, sevgisinde ve nefretinde ölçüsüzleri, muhalifleri, muvafiklari, dalkavuklari, makbulleri, maktulleri, eskileri, yenileri… Neyzen'in ürküttügü rakilari, Sair Esref'in korkuttugu devletlûlari, Nef'î'nin dilinden bîzar olanlari...(Tanitim Bülteninden)