Darülbedayi'den Şehir Tiyatrosu'na 100. Yıl

Tiyatro sanati bir yaniyla kum üstüne yazi yazmaya benzer. Haldun Taner’in Sersem Kocanin Kurnaz Karisi adli oyununda Thomas Fasulyeciyan’in unutulmaz tiradinda söyledigi gibi: “Zaten aktör dedigin nedir ki?.. Oynarken varizdir, yok olunca da sesimiz o bos kubbede bir hos sada olarak kalir... Olsa olsa eski program dergilerinde soluk birer hayal olur kaliriz...”
Prof. Dr. Özdemir Nutku gibi hayatini tiyatro sanatina, ülkesinin kültür birikimini zenginlestirmeye adamis idealist bilim insanlarinin igneyle kuyu kazarcasina yürüttükleri titiz çalismalar olmasa, “kum üstündeki o yazilar”, “bos kubbedeki replikler” gerçekten silinir gider, sonraki kusaklara aktarilamazdi.
Darülbedayi’den Sehir Tiyatrosu’na adi eser de iste böyle bir çalismanin ürünü. Türk tiyatrosunun asirlik çinari olan, yüzüncü yilini kutladigimiz Istanbul Sehir Tiyatrosu’nun tarihinin anlatildigi bu çalisma ilk kez 1969’da yayinlanmis, daha sonra 1993’te T.C. Kültür Bakanligi, Tiyatro Arastirma-Inceleme Ödülü’nü kazanmisti.
Prof. Dr. Nutku’nun yeni bilgilerle ve 1966 sonrasini kapsayan panoramik bir özetle güncellestirerek hazirladigi bu yeni baski, modern Türk tiyatrosunun kurucusu Muhsin Ertugrul’un ve o ilk fedakâr kusagin kahirli, ama bir o kadar da onurlu mücadelesinden günümüze, Istanbul Sehir Tiyatrosu’nun tarihini ögrenmek isteyenler için vazgeçilmez bir kaynak.