Evrensellik, Kimlik ve Özgürleşme

1970'lerden itibaren modernlik elestirilirken, hiçbir ortak paydada esdegerlenemez bir mutlak "farkliligin", esitlikten daha önemli oldugu vurgulandi. Siyasal planda ise, kendi içi çeliskilerinde yipranan, cazibe gücünü yitiren evrensel esitlige dayali özgürlük anlayisinin yerini "kimlikler savasi" almaya basladi. Kültürel kimlikler, cinsel kimlikler, etnik kimlikler, siyasetin önde gelen temalari oldular. Tikellik evrenselligin önüne geçti. Kimi yerde çokkültürlülük, kimi yerde kozmopolitizme karsi mücadele, kimi yerde ise yabanci düsmanligi veya ben merkezli bir kültürel-etnik durus biçiminde tezahür eden tikellik, evrensel esitlikçiligin karsisina hemen her yerde kültürel kimligin üstünlügü fikri öne çikardi. Kimlik politikalari, yeni dönemin siyasal çekim merkezi olmaya basladilar. Laclau bu kitaptaki yazilarinda, olusumu devam etmekte olan bu yeni dönemin siyasal simgelerini ve bunlarin yansittigi toplumsal beklentileri sorgulayarak, solun geleneksel hedeflerinin yerini alabilecek yeni siyasal hedefler tanimlamaya çalisiyor. 'Evrensellik', 'özgürlesim', 'tikellik', 'iktidar' ve 'ideoloji' gibi kavramlari, tavizsiz biçimde yeniden degerlendirip, ekseninde "hegemonya" kavraminin yer aldigi, genel bir siyaset kurami olusturmayi amaçliyor.
Ahmet Insel