Louis Bonaparte'ın On Sekiz Brumaire'i

Iletisim Yayinlari kurulusunun 27. yilinda 1500. kitabini yayimliyor.1500. kitabimiz: Karl Marx’in Louis Bonaparte’in On Sekiz Brumaire’i.Bir buçuk yüzyildan fazla zaman önce yayimlanmis bu eserde Marx, 19. yüzyil ortasi Fransasi’ndaki sinif mücadelelerini ve bu politik mücadelelerin bir hükümet darbesiyle sonuçlanisini tahlil eder. Bir toplumu vesayet altina alirken, vasat bir adamin “imparator” pelerini kusanmasini saglayan bir darbedir bu.12 Eylül 1980 darbesinin biçimlendirdigi “serbest piyasa ve serbest baski” ortaminda kurulan Iletisim’in 1500 kitabi bulan hikâyesine, bu eserin denk düstügüne inaniyoruz. Yayincilik serüvenimize, “benzerine herhangi bir kahve kösesinde rahatça rastlanacak” yavan düsüncelerin iktidarda oldugu ve o rahatlikla hayatimizi belirledigi kosullarda baslamistik. Buna razi olmamak için…27 yildan beri “trajedi” ve “fars”in ardi ardina sahne aldigi bir ülkede, edebiyattan siyasete, tarihten popüler kültüre kadar genis bir çerçevede 1500 eserlik bir kitaplik olusturduk. Evrensel ilgilerle, tüm dünyaya açik bir merakla… Türkiye’nin geçirdigi siyasal, toplumsal, kültürel, tarihsel süreçlere, ezberci ve sabloncu olmayan bir titizlikle egilerek… Yazarin, çevirmenin, editörün, dizgicinin, düzeltmenin, dagiticinin, kitapçinin emegi ve en önemlisi okurun göz nuruyla 1500. kitaba ulasmak büyük bir mutluluk. Biliyoruz ki “kitap (hâlâ) ihtiyaçtir”. Hep birlikte nice 1500’lere..."Insanlar tarihlerini kendileri yaparlar, ama onu serbestçe kendi seçtikleri parçalari bir araya getirerek degil, dolaysizca önlerinde bulduklari, geçmisten devreden verili kosullarda yaparlar. Tüm göçüp gitmis kusaklarin olusturdugu gelenek, yasayanlarin beyinlerine bir kâbus gibi çöker.Kendilerini ve bir seyleri altüst etmekle, simdiye dek hiç olmamisi var etmekle ugrasiyor göründükleri esnada, tam da böylesi devrimci kriz dönemlerinde, endise içinde geçmisten ruhlari yardima çagirir, onlarin adlarina, sloganlarina, kiyafetlerine sarilir, dünya tarihinin yeni sahnesinde bu eskilerde hürmet edilen kiliklara bürünür ve bu ödünç dille oynamaya çalisirlar."KARL MARX