Ötgen Künler

Abdullah Kadiri, Özbek romanciliginin kurucusu ve en büyük yazarlarindan birisidir. 1894 yilinda dogan Abdullah Kadiri Türkistan'in Rus sömürgeciligi altinda bulundugu dönemi de Sovyet rejimini de yasayacaktir.“Ökgen Künler” romani bölümler halinde 1922-26 yillari arasinda gazetede yayinlanir ve 1926 yilinda ise kitap olarak çikar. Ötgen Künler’in yayinlanmasi Özbek edebiyatinda yeni bir asamadir ve ulusal edebiyat bu sekilde dogar. Gorki’nin büyük takdirlerini toplayan Kadiri “Ben Marks ve Lenin’in hararetli bir sakirdiyim. Çünkü ben Lenin’den ruh aldim, Marks’tan ilhamlandim” dese de, Sovyet sistemi tarafindan milliyetçilikle suçlanacak, önce hapse atilacak, eserleri yasaklanacak ve 1938’de kursuna dizilecektir.“Ötgen Künler” ise Türk Dünyasi edebiyatinda çok özel bir yer tutar. Türkistan romanciliginin çikis noktasi olmasinin disinda tam anlamiyla “ulusal kitap” özelligi kazanir. Roman yasaklanir, tüm nüshalari yok edilir, romani bulunduranlar ise Sibirya’ya sürgüne gönderilir. Ama yine de gizli gizli çogaltilir ve evlerde okunur. Baskilarin en yogun oldugu dönemlerde ise ezberlenir ve bu sekilde dilden dile dolasir. Ötgen Künler bir taraftan Çarlik Rusyasi’nin hedefi olan Türkistan’in düsüs romanidir, diger taraftan ise büyük bir ask hikayesidir. Romanin bas kahramanlari Gümüs ile Atabey’in asklari “Leyla ile Mecnun” hikayesi gibi etkili olur. Modern dönemin bir ask destanidir ve askla birlikte evlilik, aile baskisi, kuma sorunu, kadin-erkek esitligi, kiskançlik gibi güncel sorunlara da çagdas bir bakis açisi sunar.Shekaspeare'in Romeo ve Jülyet, Venedik Taciri, Othello gibi piyeslerinden hiç de geri kalmayacak kadar güçlü bir eser olan Ötgen Künler'i severek okuyacaksiniz...