Pan-İslamcının Macera Kılavuzu Davutoğlu Ne Diyor, Bir Şey Diyor mu?

hmet Davutoglu, Islâmî-muhafazakâr muhitin yildiz akademisyeni olarak bilindi uzun yillar. Sonra “bilge” bir Disisleri danismani olarak sahne arkasina geldi, ardindan bizzat Disisleri Bakani olarak mikrofon önüne çikti – derken, Basbakan oldu.Simdi, Türkiye’ye bir ufuk gösteriyor, “…sefere çikacak ordulara okunacakmis gibi hamasetle, karsisina alip konusabilse ikna edemeyecegi kimse olamazmis gibi abartili bir özgüvenle, itiraz edene kirilacagi, küsecegi, çok kizacagi izlenimi uyandiran bir tutkuyla, 100-200 yil öncesine dogru son sürat yol alan bir kervanin en önünde, gögsünü rüzgâra açmis gibi coskuyla…” - Ümit Kivanç’in tasvir ettigi gibi. Osmanli romantizmiyle, Pan-Islâmist milliyetçiligi kanatlandiran tehlikeli bir jeopolitikanin ufku bu.Ümit Kivanç, Davutoglu’nun onlarca baski yapmis Stratejik Derinlik kitabinin derinlerine inerek, “sinir tanimayan” emperyal hâkimiyet fantezisine dikkatimizi çekiyor. “Afroavrasya” ölçeginde, yani Asya’dan Avrupa’ya ve Afrika’ya yayilan bir hâkimiyet iddiasini, ezelî bir “misyonla” mesrulastiran bir söylemle karsi karsiya oldugumuzu gösteriyor. Belki bu “vizyonun” hedeflerinden, içeriginden daha da önemlisi, jeopolitika kavramini saran zihniyet örgüsüdür. Yüzlerce yillik tarihsel süreçlerden degismez dinî-millî öznelerin degismez fitratlarindan baska bir sey anlamayan, insan topluluklarini satranç tahtasindaki piyonlar misali gören, somut bilgiyi bos verip her seyi iri kiyim strateji genellemeleriyle açikladigini sanan bir zihniyet... Entelektüel görünümlü bir hamaset anlatisi… Bir sözde-bilim…Elinizdeki kitap, Davutoglu’nun saygin temsilcilerinden oldugu bir toplum-dünya-insan görüsünü anlamak için küçük bir rehber aslinda.