Sessiz Göç

Çin’in zulmü altindaki Türklerin, ata yurtlari Dogu Türkistan’dan Türkiye’ye göçerken, Himalaya daglarinda tabiata karsi verdikleri amansiz mücadele, bu muhacirlerden biri olan Kuyas’in çocuklugu, evlilikleri ve yüreklerde iz birakacak, belleklerden çikmayacak hayati seriliyor okurun gözleri önüne.Hiçbir gölge yikik bir sehrin gölgesi kadar korkunç degildir.“Artik yakinda dogacak olan çocugum, namusum, gelecegim ve karsilasacagim olaylardan baska bir sey düsünmüyordum. Zihnim, karmakarisik ve birbiriyle çelisen fikirlerin kiyametiyle, araliksiz zonkluyordu. Gelecege dair bir karar verebilmek için, durumumu her yaniyla ölçüp biçtim. Olaylari, birer birer gözden geçirdim. Hayatta kalmak ugruna bile olsa, vatanimi terk etme fikri agrima gidiyordu ama baska çare de bulamiyordum. Kimsesiz bir kadin olmasaydim, bu karari kesinlikle almaz, muhakkak direnirdim.