Suç Korkusu

Suçun ve suçlunun siradanlastirilmasiyla mesruiyet kazanan metropol psikolojisi, islenen suçlari görmezden geldigi sürece sehrin ana dokusunda, her geçen dakika çapi biraz daha genisleyerek derinlesen, telafisi imkansiz bir girdaba dönüsmekte. Üstelik sözünü ettigimiz dönüsüm, müthis bir hizda gerçeklesmekte. Iste suç sebekeleri tarafindan ivme kazanarak devasa boyutlara ulasan bu korkunç girdap, beladan uzak durmayi ilke edinmis kimi masum insanlari, gerek tehditlerle, gerekse santajlarla diz çöktürerek, kötülüklerin içine sinsice çekiyor. Bu insanlarda bulastiklari belayi bertaraf etme kabiliyeti gelismedigi için, suçu tanimasalar da bazi kosullarin dayatmasi sonucunda kendilerini dehsetli bir karanligin içinde bulabiliyorlar. Insan, yaratilmis cümle varlik içerisinde en ele avuca sigmayani, en bas edilmesi güç olani… Ilahi kaynakli bütün ikazlar çaglar boyunca tarafimizdan neredeyse hiç dinlenmedi. Bu yüzden yeryüzü kana ve siddete bulanmis durumda… Kabil'in ilk günahi Habil'i öldürmek degil miydi?(Tanitim Bülteninden)