Vahşi Lavanta

Simone Fleurier, on dört yasinda ailesinden koparilir ve bir lavanta tarlasinda çalismak üzere Marsilya’ya gönderilir. Yasadigi yoksul ve zor hayatin karanligi içerisinde bir gün bir isik fark eder. Bu, sahne isigidir. Artik tek hayali, o parlak isiklarin altinda, kendisini hayranlikla izleyecek gözlerle bulusmaktir.
Ayni dönemde patlak veren savas onu hayallerinden uzaklastirirken birçok tehlikeyle de burun buruna getirir. Vazgeçmek ise lavanta tarlasinin vahsi çiçegine göre degildir.
Belinda Alexandra tutku ve cesaret dolu bir öyküyle daha sizleri Marsilya’nin arka sokaklarindan Paris’in en lüks salonlarina, savas öncesi Berlin’inin yoksunlugundan New York’un görkemli yasamina kadar götürecek. Vahsi Lavanta, bittikten sonra bile uzun süre aklinizdan silinmeyecek bir roman.
“Belinda Alexandra bu romaniyla, edebiyat dünyasindaki yerini iyice saglamlastiriyor.”
Sunday Telegraph
“Mükemmel… Beyaz Gardenya’yi okuyarak yazarla tanisan okurlar kesinlikle hayal kirikligina ugramayacak.”
Good Reading