15 Temmuzda, yıllardır aynı çatı altında yaşadığımız, suyumuzu ekmeğimizi paylaştığımız, beraber sevinip beraber ağladığımız kardeşlerimiz(!) bize, yani kendi annelerine, babalarına, kardeşlerine, akrabalarına, komşularına, silah arkadaşlarına, vatana, millete, bayrağa, devlete, siyasal sisteme, TBMM’ye, Cumhurbaşkanına, kısaca öz değerlerimizin tümüne tecavüz etmeye kalkıştı. Tıpkı, Darwin’den mülhem diğer tüm duygu, düşünce, akli ve vicdani melekelerini kaybedip cinsel şehveti tek düşünce-amaç haline getirmiş şifa bulmaz klinik vaka psikopatlar gibi.
Bu sebeple bu kalkışmaya en çok yakışan isim, kelime iğrenç de olsa Ensest Darbe, darbecilerin ön adları da tecavüzcüdür.
...Ancak Amerikalı stratejistler, giderek iletişim çağının içine girilen 1970’lerin dünyasında, sadece askerle yapılan müdahalelerin fazla kalıcı olamayacağını, aksine karşıt hareketler doğurabileceğini, dahası Türkiye ekonomisini geri götürerek kendileri için de kârdan ziyan bir durum yaratacağını gördüler ve işin içine bir de din öğesi sokmanın, yani darbeyi din temelli bir yolla ve çatışmadan yapmanın daha etkin olacağına kanaat getirdiler.
Bu sebeple FETO (Fethullah Gülen) bulundu ve 1970’lerin başından itibaren, a’dan z’ye her türlü destek verilerek piyasaya sürüldü.
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli