Aliya İzzetbegoviç

Aliya İzzetbegoviç / Özgürlük Mücadelecisi ve İslam Düşünürü “Ben bir Müslümanım ve öyle kalacağım. Kendimi dünyadaki İslâm davasının bir neferi olarak telakki ediyorum ve son günüme kadar da böyle hissedeceğim. Çünkü İslâm, benim için güzel ve asil olan her şeyin diğer adı; dünyadaki Müslüman halklar için daha iyi bir gelecek vaadinin ya da umudunun, onlar için onurlu ve özgür bir hayatın, kısacası benim inancıma göre uğrunda yaşamaya değer olan her şeyin diğer adıdır.” Aliya İzzetbegoviç, 1983 yılında İslam Deklarasyonu adlı kitabından dolayı yargılandığı Saraybosna İslâmcılık davasında kendisini yargılayan Sosyalist Yugoslavya Cumhuriyeti’nin yargıçlarına bu sözlerle karşılık vermişti. Şüphesiz 20. yüzyılın en önemli İslâmcı entelektüel figürlerinden biri olan Aliya İzzetbegoviç fikrî duruşunu yaşamına ve kişiliğine yansıtmasıyla da özel bir yere sahiptir. Aliya’nın fikrî ve siyasî mücadelesini bir arada inceleyen elinizdeki çalışma, bir İslâm düşünürü olarak onun eserlerini yaşamöyküsüyle birlikte ele alarak bu önemli noktayı yakalıyor. Aliya İzzetbegoviç’in mücadele içinde geçen hayatını, felsefî kaygılarını, Yugoslavya’daki İslâmî direnişteki rolünü aydınlatan kitap, bu sıradışı figürün günümüz dünyasının entelektüel tartışmalarıyla olan ilişkisini de ortaya koyuyor. Yazarlar, İslâm Deklarasyonu, Doğu ve Batı Arasında İslâm gibi erken dönem eserlerinden, son dönem eserlerine uzanan bir yelpazede Aliya’nın bireysel sorumluluk, ahlâk, İslâm rönesansı, siyaset, ütopya, dram gibi kavramlara yaklaşımını ve bunun yanında fedakârlık, dürüstlük gibi şahsî özelliklerini işleyerek derinlikli bir portre çalışmasına imza atıyorlar. Aliya’nın fikrî eserleri ve politik mücadelesi arasındaki bağlantıları araştıran bu çalışma İslâm, düşünce ve siyaset alanlarına ilgi duyan okura ilgi çekici bir malzeme sunuyor. Aliya İzzetbegoviç’in yaşamına ve eserlerine ilişkin bu özlü, dinamik ve analitik yaklaşım, biyografiyi, fikrî incelemeyi ve eleştiriyi birbirine bağlıyor.