Avrupa Fikri

Avrupa’yi olusturan devletler ve halklar görünüste hem uzun ve iyi islenmis bir geçmis deneyimine hem de oldukça gelismis bir kültürel homojenlige sahiptiler. Kimlik Avrupa’nin ve Avrupalilarin degil, yeni kurulan devletlerin ve kültürlerin sorunu olabilirdi ancak...Uzun yillar bu inançla yasadiktan sonra, Avrupa’nin hizla yok olan hudutlari boyunca siyasal, ekonomik ya da kültürel nedenlerle sürekli artan nüfus hareketleri ve yasanan iki dünya savasi, Avrupalilarin kendi kimliklerine karsi duyduklari özgüveni kökünden sarsti.Görece yakin tarihte Avrupa Birligi’nin yaratilmasi ve zaman içinde Avrupa devletlerinin bütünlesme yönündeki evrimleri ayri bir Avrupa kimliginin varligina iliskin ciddi sorulari iyice gün isigina çikardi.Bütün o ulusal ve yerel farkliliklarina ragmen, bütün Avrupalilari insanlik âleminin geriye kalanindan ayiran bir sey varsa sayet, nedir o ve yakin dönemde yasananlar bunu ne oranda ve nasil degistiriyor?Bu kitap Antik Yunan’dan yirminci yüzyila uzanan genis bir zaman diliminde “Avrupa nedir?” ve “Avrupali kimdir?” sorularina yanit ariyor ve bunu yaparken de politika, hukuk, din, edebiyat, kültür, ekonomi alanlarina daliyor.Avrupa Birligi’ne dair bu zamana kadar yapilan çalismalar düsünüldügünde, bu kitap kucakladigi tarih dilimiyle konu zenginligi bakimindan ve kimlik sorununu tüm ayrintilariyla irdelemesiyle apayri bir yerde durmaktadir.