Avrupa ve Beşeriyet

Evrensel bir medeniyetten bahsedilebilir mi? Yoksa kendine özgü özelliklere sahip ayri ayri medeniyetler mi var? Bu medeniyetlerin birbirlerinden ileri veya geri oldugundan söz edilebilir mi? Bati medeniyeti, yeryüzünde mevcut tüm diger medeniyetlerden daha mütekamil midir? Bir halkin, diger bir halk tarafindan insa edilmis olan kültürü tam olarak benimsemesi, bu halklarin birbiriyle antropolojik birlesmesi olmaksizin mümkün müdür? Batililasma, kaçinilmaz midir? Iste, son iki üç asirdir Batililasma sürecini tecrübe eden halklarin entelektüellerinin cevap vermesi gereken can alici sorular. Avrupa ve Beseriyet, Rus entelektüel Nikolay Trubetskoy’un 20. yüzyilin baslarinda bu sorulara verdigi kisa ve öz cevaplardan olusuyor. Dahasi eser, Avrupa-merkezci düsünce tarzina yönelik en keskin tenkitleri dile getiriyor. Trubetskoy’un bu eser ile baslattigi tartismalar Avrasyacilik ismini alacak olan yeni bir düsünce akiminin ortaya çikmasina vesile olmus, bu baglamda Avrupa ve Beseriyet de bir nevi Avrasyaciligin manifestosuna dönüsmüstür. (Tanitim Bülteninden)