Bakan Olmak

Benim yasim, ayni zamanda Cumhuriyetimizin de yasidir. Ben’i anlatirken O’nu da anlatmaya gayret ettim. Baska türlüsü zaten mümkün degildi. Birlikte yasadik, ayrilamazdik... Cumhuriyet nesli, Atatürk nesli olmanin, hakli gururunu yasadim. Metelik’ten Yeni Türk Lirasi’na kadar, bütün degisimleri yasayarak yaslandim ve onlari yazmaya karar verdim. Renkli, bazen macerali bir hayatim oldu. “Her boyadan boyanmissin“ dedikleri bir hayatin öyküsü bu... En haz ettigim yasantim, toplum adina yasadigim yillar: Talebe Birligi Baskanligi, Gençlik Temsilcisi olarak uluslararasi orgazinasyonlarda geçen yillarim, siyasette ve Bakanlikta bulundugum süreç... 6-7 Eylül ve Varlik Vergisi utanç tablolari, Teknik Üniversite, siyasi liderler, Galatasaray Lisesi’nde tahsil ve oradaki hocalar, aci veya tatli olaylar, 2. Harp yillari, Paris’teki yasanti, darbeler, Anap... Uzun söze ne hacet! Lutfedin ve okuyun!(Arka Kapak) Hem bir meclisin bakani olmak; hem de bakan ve baktigini görebilen gözlere sahip olabilmek... Ikisini birarada tasiyan kaç “Bakan“i oldu ülkemizin? Mükerrem Tasçioglu 1. ve 2. Özal Hükümetlerinin önce Kültür, ardindan Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakanligini yapti. Onun, Cumhuriyetle yasit anilari bize, Metelik’ten Yeni Türk Lirasi’na kadar geçen zaman dilimi içinde, bir ülkenin, bir milletin, bir çagin serüvenini anlatiyor. Türkiye’nin siyasi yasamina damgasini vuran 1980 askeri darbesinin ardindan kurulan Özal Hükümetinin günahlari ve sevaplariyla içyüzünü en yakin taniklardan birinin agzindan ögreniyoruz. Kültür ve sanat camiasinin, “Türkiye’nin gelmis geçmis en iyi Kültür Bakani“ oldugunda agiz birligi ettikleri Mükerrem Tasçioglu ülke için yaptiklarini ve yapamadiklarini büyük bir dürüstlük ve içtenlikle anlatiyor. Sokaktaki vatandasin, politikacilarin, siyasete ilgi duyan ve politikada yükselmek isteyen herkesin, pek çok sey ögrenebilecegi bir yasamöyküsü. Yazar Yorumu: Benim yasim, ayni zamanda Cumhuriyetimizin de yasidir. Ben’i anlatirken O’nu da anlatmaya gayret ettim. Baska türlüsü zaten mümkün degildi. Birlikte yasadik, ayrilamazdik... Cumhuriyet nesli, Atatürk nesli olmanin, hakli gururunu yasadim. Metelik’ten Yeni Türk Lirasi’na kadar, bütün degisimleri yasayarak yaslandim ve onlari yazmaya karar verdim. Renkli, bazen macerali bir hayatim oldu. “Her boyadan boyanmissin“ dedikleri bir hayatin öyküsü bu... En haz ettigim yasantim, toplum adina yasadigim yillar: Talebe Birligi Baskanligi, Gençlik Temsilcisi olarak uluslararasi organizasyonlarda geçen yillarim, siyasette ve Bakanlikta bulundugum süreç... 6-7 Eylül ve Varlik Vergisi utanç tablolari, Teknik Üniversite, siyasi liderler, Galatasaray Lisesi’nde tahsil ve oradaki hocalar, aci veya tatli olaylar, 2. Harp yillari, Paris’teki yasanti, darbeler, ANAP... Uzun söze ne hacet! Lutfedin ve okuyun!(Tanitim Bülteninden)