Toplu halde yasama kültürü, kisiler arasi etkilesimi yogunlastirmaktadir. Bu etkilesim kimi zaman zitlasma kimi zamansa isbirligi seklinde kendisini göstermektedir. Hangi türde ortaya çikarsa çiksin, bu etkilesim borç iliskileri yoluyla saglanmaktadir. Bu anlamda borç iliskileri ekonomik hayatin vazgeçilmez bir unsurudur.
Bir borç iliskisinde siklikla karsilasilan durum bir alacakli bir de borçlunun bulunmasidir. Bununla beraber, alacakli ya da borçlu tarafinda veya her ikisinde de birden fazla kisinin olmasi olasidir. Borçlu tarafin birden çok kisiden olustugu durumlarda birlikte borçluluktan söz etmek gerekecektir. Nitekim birden fazla kisi bir evi kiraladiginda veya birden fazla kisi bir baskasina zarar verdiginde, alacakli karsisinda her zaman birden fazla “borçlu” olacaktir.
Yalniz birlikte borçluluk denildiginde tek ve alt ayrimlari olmayan yalin bir kavram akla gelmemelidir. Zira birlikte borçluluk pek çok farkli türde ortaya çikabilir. Isbu farkli birlikte borçluluk türleri, farkli amaçlara hizmet edebilir.
Nitekim birlikte borçluluk türlerinin büyük çogunlugunda alacakli bundan yarar saglayacak kisi olacaktir. Öyle ki onun karsisinda alacagini elde edebilecegi birden fazla malvarligi bulunacaktir. Dolayisiyla alacaklinin ciddi bir güvenlik ve kolayliktan istifade edebilecegi rahatlikla söylenebilir. Müteselsil borçluluk, borca katilmadan dogan birlikte borçluluk, bölünemeyen borçluluk, kefalet, garanti ve sigorta sözlesmelerinden dogan birlikte borçluluk türlerinde durum böyledir.
Ne var ki her zaman durum bu sekilde cereyan etmeyebilir. Bazi durumlarda da, avantajli olan borçlularin tarafi olacaktir, öyle ki alacakli borçlulara bireysel olarak basvuramayacak mutlaka her bir borçludan ayni anda talepte bulunmakla zorunlu kilinacaktir. Nitekim elbirligi borçlulugunda alacakli karsisinda daha avantajli olan taraf borçlularin tarafi olacaktir.
Yine diger bazi baska durumlarda birlikte borçluluk ne alacakli ne de borçlular tarafina özel bir katki saglamaz. Borçlular âdeta tek baslarina borçlularmisçasina sorumlu olurlar. Iste gerek kismi borçluluk gerekse de kümülatif borçluluk hallerinde borçlu çoklugundan ne alacakli ne de borçlular özel bir yarar saglarlar.
Alacakliyla olan bu iliskilerin yaninda, bir de birlikte borçlular arasinda söz konusu olacak iç iliskilerden de bahsedilmek gerekir. Bu iliskiler, alacakliyla olan dis iliskiden tamamen bagimsiz ve ayri bir özellik tasimaktadir. Alacakliya tamamen yabanci olan bu iliskilerde salt borçlular kendi baslarina taraf olarak bulunmaktadir.
Yazar Adı
Kadir Berk Kapancı
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli