Cennet Çıkmazı

Ülkenin acilarla dolu yakin geçmisini tüm "gerçekligiyle" gözler önüne seren ve "Olaylar ve kisilerden bazilarinin gerçekle hiçbir ilgisi yoktur. Geri kalanlarin ise olabilir," diye baslayan bir ilk kitap Cennet Çikmazi. Çalkantilarla dolu bir dönemde bile düs kurabilen erdemli ve hirs dolu insanlarin ülke, çag ve dünya degisirken nasil savrulduklarini hiçbir gündelik ayrintidan ödün vermeden, kahramaninin sempatizanliktan militanliga geçisi öyküsü esliginde aktarirken, öte yandan da kimsenin bilmedigi bir özel tarihi fisildiyor kulaklarimiza... Ve hiç kimsenin bilmedigi bir yeri, Cennet Çikmazi'ni."Günlükler biraz da insanin kendisini ve hayati aklama çabasi degil midir?"Romanin kahramani Selim Kadioglu belki de bu yüzden günlük tutmaya basliyor. Herkesten gizledigi bu defterin tam da ölümüne yakin bir zamanda ortaya çikmasiyla sürüyor hikâye ve 1970'lerin sonundan günümüze dek uzanirken, kendi kahramanlik tarihini yazmayi uman birinin yenilgilerinin dökümünden ibaret günlügü bazen saskina çeviriyor insani, bazen hüzünlendiriyor, bazen de gülümsetiyor.Madem tarih, yapandan çok yazanin "marifeti", madem yapandan çok yazanin merhametine bagli bizim dogru bildiklerimiz, o halde gerçege olan tutkumuzun anlami nedir ki? Yoksa gerçek dedigimiz sey, aslinda kurdugumuz düslerden artakalan "sey" mi?