Hatıratım - Melek Kobra

“Onun hakkinda bildiklerim önce çok sinirliydi. Melek Kobra, bir dönemin ünlü operetçisi Muhlis Sabahattin’in kizi, dublaj krali Ferdi Tayfur’un esiydi. Öte yandan 25 yillik kisa ömrüne iki film, onlarca oyun, operet plaklari ve acili bir yasam öyküsü sigdirmisti. Kocasinin uyusturucu tutkusu ona da bulasmis, vereme yakalanmis ve genç yasta bu dünyaya veda etmisti. Bu sinirli bilgilerden bir kitaba nasil ulasildi? Inanilmaz ama bir gün fotografçi Cengiz Kahraman önüme bir çanta getirip birakti. Içinde yüzlerce fotograf ve Melek’in ölümünden önce tuttugu üç defter dolusu ’hatirat’ vardi. Bu eski harflerle tutulmus defterler yeni yaziya aktarildi, önsöz ve notlar eklendi. Yetmedi, günlügün hastalik sürecini de yansittigini düsünerek Prof. Dr. Zeki Kiliçaslan’dan dönemi aktaran bir yazi istendi. Iskender Savasir, Melek Kobra’nin günlüklere yansiyan ruh halini masanin üstüne yatirdi. Serhan Ada da bu defterlerin edebi bir degeri var mi sorusuna yanit aradi. Ve sonu karsinizda, yetmis yil kadar öncesinden gelen bir yasam öyküsü. Melek Kobra, yeniden aramizda...“
(Tanitim Yazisindan)