Hipnoz ve Beyin

Hipnoz gerçek mi? Yoksa uydurma bir kavram mi? Hipnoz bilimsel bir yöntem mi? Yoksa herkese göre degisen bir anlayis mi? Beyinde hipnozun özel bir karsiligi var mi? Hipnoz bilimsel olarak incelenebilir mi? Hipnoz 100 yildan fazla bir süredir hemen her kesimin ilgisini çeken bir konu. Bilim ve tip dünyasinda tartisilan ve çogu bilimsel kesim tarafindan gerçekçi ve bilim disi bulunan bir kavram.Ama tüm bu tartismalara ragmen özellikle beyinin islevleri ve bilinç konularinda arastirma yapan belli bir kesim arastirmaci son 20-25 yildir hipnozu modern tekniklerle arastirmaya ve bilimsel makalelerini yayinlamaya devam ediyorlar. Bu arastirmalarla hem hipnozun hem de trans durumlarinin ne oldugunu anlamaya çalisiyorlar.Bu kitapta yazar kendi meraki için arastirdigi bu konuyla ilgili derledigi bilgileri bilimsel arastirmalarin isigi altinda hipnoza ilgi duyan ve çalisma yapan kisilerin yararina sunuyor.Kitaptan alintilar;O halde hipnoz yönetici sistemler arasindaki iletisimi bozarak "ben yapiyorum" hissinin ortadan kalkmasina neden oluyor diyebiliriz. Beyinde herhangi bir telkinin ya da görevin yerine getirilmesi tek bir merkezin denetiminde ya da kontrolünde degildir. Hipnotik sahislar arasinda bir talimati yerine getirirken belirgin farkliliklar vardir. Asiri hipnoza yatkin kisilerden bir bölümü talimatlari yerine getirirken karmasik bilissel taktikler kullanir. Ayni talimatin farkli iki hipnoz virtüözü tarafindan farkli yollardan yerine getirildigi bildirilmistir. Hipnozu hipnoz yapan bu istemsizlik algisidir. Bu nedenle bir hipnotik yanit olusturmak için gerçek niyetlerden bu niyet hakkindaki düsünceyi koparmak yeterli olacaktir. Hipnoz indüksiyonu hipnoza hassas kisilerin beyinlerinde bazi nörofizyolojik degisiklikler yapmaktadir. Ancak bu degisiklikler beyinde özel bir durumun varligini isaret etmekten uzaktir. Hipnotik ortamda saptanan çogu degisiklik normal uyaniklik halindeki degisik durumlarda da saptanabilmektedir. (Tanitim Bülteninden)