İslam Hukuk Felsefesi

Yüce Allah, dünyadaki huzur ve ahiretteki kurtulus için gerekli olan temel ilkeleri elçisi araciligi ile insanogluna göndermistir. Insan, bu ilkeler karsisinda en genel ifadesiyle anlayan ve yasayan konumundadir. Ilâhî irade, söz konusu prensipleri insanlarin anlayabilecekleri boyuta ulastirmis ve ilahî buyruklarin anlasilabilirlik alanina indirilmesiyle ser’îlik süreci baslamistir. Bu asamadan sonra ilahî irade ile baslayan ser’îlik sürecine beserî irade de dahil olacak; insan iradesi, anlayan ve yorumlayan öge olarak ser’îlik sürecindeki yerini alacaktir.Çalismamiz, üç bölümden olusmaktadir. Birinci bölümde, ilâhî iradenin ser’îligi, ikinci bölümde, beserî iradenin ser’îligi, üçüncü bölümde ise ser’îlik alani disinda kalan beserî iradesi mahsulleri konu edinilmis, ilahî irade ile beserî iradenin uyusmamasi meselesi cehâlet, dalâlet ve bid’at kavramlari ekseninde tahlil edilmis, irade uyusmazliginin varligina hükmetmede geçerli ölçütler ve irade uyusmazliginin sonuçlari zikredilmistir.