İslâm Borçlar Hukuku ve Ebû Yûsufun Öncelikleri

Beseri saadeti saglamak üzere vazolunan ISLÂM, itikad, ahlak, ibadet, muamelat ve ukubat olmak üzere bes temel deger üzerine kaimdir. Islâm’in bu temel deger ölçüleri, gaye ve makâsit açisindan iç içe örgün üç esas dahilinde muhafaza edilir: Bunlar, Zarurî hükümler, Vâcip hükümler ve Tahsînî deger ölçüleridir.Islâm hukuku, Müslümanlarin ferdî, ailevî ve sosyal düzenlerini, davranis biçimlerini belirleyen kurallari ele alan bir ilim dalidir. Islâm Borçlar Hukuku, Fikhin “Muâmelât” statüsü içinde yerini alan, hakikî ve hükmî sahislar arasindaki borç iliskilerini Islâm Hükümlerine göre düzenleyen aksiyolojik, finalist ve normatif bir hukuk dalidir.Günümüzde, yogun ve kompleks yapisi içinde ticarî hayati düzenleyen kurallarin, Müslümanlar tarafindan bilinçli bir sekilde ve mükemmelen uygulandigi söylenemez. Aksine, Bati uygarliginin verileri istikametinde bir yandan fâiz, öte yandan gayrimesru unsurlarin ticarî hayatimiza bir sekilde girdigi inkâr edilemeyecek denli ileri seviyelerdedir. Bu durumda, Imam Ebû Yûsuf’un öncelikleri arasinda olan, Islâmî ve mesru kurallarin sadece Müslümanlara degil, bütün insanliga yasanabilir kurallar olarak sunulmasi, özellikle borçlar hukuku vasitasiyla saglanabilecektir. Böylece, Bakara Sûresi’nin 143. Ayetinde, “örnek toplum” olma misyonumuzu borçlar hukuku alaninda da sürdürebiliriz.Elinizdeki bu eser, hem ilmî hem de halk diline indirgenmis yapisiyla borçlar hukukunun meselelerini topluca ve bir arada görme imkâni verecek sekilde düzenlenmistir. Böylece, -büyük iddialardan müstagni yapisi içinde- islemlerinde, Islâmî kurallara agirlik veren is dünyasi ve ehl-i ilme belli bir hizmet sunacagi kanaatindeyiz.