Kazım Karabekir ve Eğitim

Türk Inkilap Tarihi ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ile ilgili yayinlarda Dogu Anadolu dendiginde daha ziyade 15. Kolordu ve Ermenilerle savaslar akla gelir. Fakat söz konusu yillardaki Dogu Anadolu’nun sosyal ve kültürel boyutu maalesef ilgili yayinlara yansimamistir. 1. Dünya Savasi sirasinda Ruslarla isbirligi yapan Ermeniler’in geride biraktigi bir sosyal facia vardir. Dogu Anadolu’da Ermeni zulmü sonucu yetim, öksüz ve bakima muhtaç binlerce Türk çocugunun drami yasanmaktadir. Bu dram, destanlara kadar yansimis idi. Iste Karabekir, bir komutan olarak bir elinde kiliç Dogu’daki Askeri harekati yönetirken, bir elinde de kalem cahillik ve fakirlige karsi yöre insaninin egitim ve kültür durumunu yükseltmenin ve Ermeni katliamlari sonucu solmus ve karamsarliga itilmis binlerce yüzü güldürmenin ve hayata baglamanin endisesi ve heyecani içinde olagelmistir. Aslinda Karabekir’in bu davranisi, kiliçin yaninda kalemi ihmal etmeyen Türk karakteristiginin yansimasindan baska ne idi? Sakarya Savasi arefesinde Mustafa Kemal Pasa’nin talimatiyla toplanan 1921 Maarif Kongresi de bu karakterin tezahüründen baska bir sey olabilir mi? Süphesiz “tarih egitimi“nde, hedeflenen amaçlara ulasilabilmesi için tarihin bilimsel metodlar dahilinde yeni nesillere aktarilmasi, ögretilmesi gerekir. Ancak böyle davranilirsa günümüzün siyasi, sosyal, hatta ekonomik bazi problemlerini daha saglikli degerlendirmek imkani dogacaktir. Iste elinizdeki bu arastirmada özellikle Türk egitim tarihi ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinin simdiye kadar pek bilinmeyen bazi gerçekleri ortaya konurken, günümüz egitim, kültür vd. problemlerine yönelik mesajlar da çikmis olacaktir.(Arka Kapak)