Kemalist Cumhuriyet'in İnşası

Antonio Gramsci, bütün insanlar entelektüeldir ama toplumda herkes entelektüel islevi görmez diye anlatiyor. Gramsci'nin saptamasina göre toplumda entelektüel islevi görenler ikiye ayrilabilir: Birincisi, nesilden nesile ayni seyi yapmayi sürdüren ögretmenler, din adamlari ve idareciler gibi geleneksel entelektüellerdir. Ikincisi ise kendi çikarlarini örgütlemek, daha fazla iktidar, daha fazla denetim gücü elde etmek için kullanan siniflarla veya kuruluslarla dogrudan baglantili organik entelektüellerdir. Bu baglamda Halkevleri ve yayinlarini da birer entelektüel girisim olarak görebiliriz. Ülkü Dergisi, 19 Subat 1932'de açilip ülkede hizla yayginlasan Halkevleri merkez yayinidir. Ankara Halkevi'nin yayini olarak düsünce hayatinda ortaya çikmasina ragmen, Halkevi dergileri arasinda örnek konumda bulunur. 1930'lu ve 40'li yillarin Halkevleri ve dergileri, genç cumhuriyetçiler için bir ocak olmustur. Ayni zamanda bu dergi, Kemalist Ideoloji'nin temel varsayimlarinin tartisilip olgunlastirildigi bir mecra olarak, üretilen bilginin halka aktarilmasinda önemli bir araç da olmustur. Bu kitabinda Mustafa Oral, CHP'nin kültür subesine bagli olarak çalisan Ankara Halkevi ve Ülkü Dergisi özelinde Kemalist Cumhuriyetin Insasinin izlerini basariyla sürüyor.(Tanitim Bülteninden)