Mor Ötesi

On yilda bir askeri darbelerle kesintiye ugrayan Türkiye demokrasisi, belki de en büyük yikimi12 Eylül 1980 Darbesi’yle yasadi. Bilanço çok agirdi. Bu sefer sadece aydinlar, devrimciler degil, toplumun hemen hemen tüm kesimleri darbe almisti. Tüm toplumsal haklari budayan bir anayasa onaylanmis, YÖK sayesinde üniversitelerin özerkligi yok edilmis, bilim insanlari, akademisyenler fakültelerinden, kürsülerinden uzaklastirilmis, bilimsel tarafsizlik rafa kaldirilmis, Türk-Islam sentezi tüm arastirmalarin, ögretilerin merkezine oturmus, ilk ve ortaögretimde din dersleri zorunlu hale getirilmis, “orta diregi kalkindirma” vaatleriyle iktidara gelenler orta diregin belini iyice bükmüs, “benim memurum isini bilir” anlayisi göz göre göre yerlesmisti. Tüm ahlaki degerlerin böylesine kisa süre içerisinde altüst olmasi, dogal olarak toplumsal bir erozyona yol açacakti, açti da. Mantar gibi türeyen yeni zenginler, içi bosaltilan egitim, yozlasan toplum ve bu çarpik gerçeklige bir türlü alisamayan, ayak uyduramayan bir kesim… 1987 Ferit Oguz Bayir Roman Ödülü’nün sahibi Mor Ötesi Türkiye’nin yakin tarihini ele alirken altüst olan dengelere, toplumun nasil muhafazakârlastigina, sermayenin nasil el degistirdigine ve ülkenin bugünlere gelis sürecine de isik tutan, etkileyici bir roman.