Özlenen Anne Beklenen Kadın

Kadinligin ön planda olmadigi, hanimligin erdem sayildigi devirlerdi. Her biri kendi yaradilisinin bir kutup yildiziydi âdeta. Onurlu edalari "annelik" makamiyla taçlanirdi da melekler imrenirdi onlarin günah girmemis rüyalarina. Özlenen Anne Beklenen Kadin tarihten örneklerle sosyal yasantimiza ideal olani sunuyor. "Zaman yaslandi. Artik yürekten 'Bir yastikta kocayin!' diyen de kalmadi yeni evli çiftlere. Çünkü genç kizlarimiz el emegi, göz nuru çeyizlerini hazirlarken evlilik yastiklarini da ikiye böldüler. Yastiga sevenlerin bas harfleri islenirdi eskiden. Örnek alinan çift Hz. Ali (r.a.) ile Hz. Fatma (r.a.) olurdu. Keske kizlarimiz onlarin isminin bas harfini isleselerdi çeyizlerine, kalplerine! 'A-F' harflerine hürmeten affolunurdu belki de dört bes harf izini yastigina naksedenler! Ve Hz. Peygamber'den miras kalan 'kör dügüm' aski örnek almaliydik, araba camlarina yapistirilan bas harflerinden ibaret olmamaliydi evliliklerimiz. Temennimiz su ki mahrem odalarimizda eslerimizle birlikte oldugumuz anlarda bile tanidik yirmi dokuz harften birkaçinin izine rastlamamamiz! Hatta özü sözü bize tamamiyla yabanci olan insanlarin harf izlerini görmek de ihtimaller dâhilinde, ne de olsa önemli olan 'din uyumu' degil, 'ten uyumu!'(Tanitim Bülteninden)