Insan, yalnizligi idrak etmek için siir ya da roman yazar, bilirsiniz. Ve
yalnizlik, insana inanin her seyi yaptirabilir. Belki de sirf bu yüzden
dünya üstünde isleyebilecegi en büyük günahi isler ve yazdiklarinda
onlarca insani öldürebilir. Onlar gerçek degiller, diyeceksiniz ya,
demeyin. Belki sadece hayaldir, belki de rüya; hatta belki de her ikisi
birden. Hadi daha ileriye götürelim ve diyelim ki gerçegin ta kendisidir
onlar. Hiçbir gerçegin olamayacagi kadar gerçektirler hem de. Çünkü
bilirsiniz, hayal ve rüya bir araya geldigi vakit gerçekten söz edilebilir
ancak.
Biri var, hayalini kurdugu her yol bir ormana çikiyor. Roman mi dedim?
Hayir, kapkaranlik bir orman. Kelimelerin günahi olmaz. Gülmeyin
ama Alef ne kadar suratsiz, musmulaya benziyor.
Sevgili Alef, rüyali ve oyunbaz bir ormanin romani. Beyaz bir bosluk…
Meger aradiklari “o kiz” degil “öküz”müs.
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli