Kadın, erkek ve çocuk, 155 kişiydiler... Osmanlı hanedanı bu 155 kişiden ibaretti ve 1924 Martı’nda, hepsi Türkiye dışına çıkartıldı...
Ellerine ikişer bin İngiliz lirası ve bir yıllık ama dönüşü olmayan pasaport verildi. Mal varlıkları tasfiye edildi...
Türkiye’ye girmeleri ve transit geçmeleri yasaklandı...
Artık ne vatanları, ne de gelirleri vardı... Macera dolu bir sürgün yaşadılar...
Geçinebilmek için her türlü işte çalıştılar... Kimisi mezar bekçiliği yaptı, kimisi kapı kapı dolaşıp sabun sattı...
Yabancı zindanlarda can verenleri oldu... Kimisi de başka hanedanların mensuplarıyla evlenip yeniden asalet unvanı aldı...
Sürgün, hanedanın kadın mensupları için 28, erkekleri için 50 yıl devam etti. 1974’te, ailenin tamamının Türkiye’ye dönebilmesine izin verildi. Bir kısmı döndü, bir kısmı yıllardır yaşadığı ülkelerde kaldı.
Gazeteci Murat Bardakçı’nın, dünyanın hemen her tarafına dağılmış olan Osmanlı hanedanının mensuplarıyla görüşerek hazırladığı bu kitap, Ortadoğu’ya ve Avrupa’nın bir bölümüne yüzlerce yıl boyunca hükmetmiş bir ailedan bugüne kalanların öyküsünü anlatıyor...
Konusundaki ilk ve tek eser olan bu kitap, bir yerde, Osmanlılar’ın tarih sahnesinden çekilmelerinden sonraki tarihidir...
Kapak fotoğrafı: Halife Abdülmecid Efendi kızı Dürrüşehvar, torunları Neslişah, Hanzade ve Neclâ Sultanlar ile 1920’lerin sonunda Nice’de, sürgün günlerinde.
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli