Statü

“Bu çalismayi sekillendiren tartisma, kisaca K. Marx’in çalismalarindaki toplumsal sinifin politik ekonomisi ile M. Weber’in sosyolojisi arasindaki karsitlik olarak ifade edilebilir.
Statü kavramini çevreleyen tartisma, sosyolojideki kuramsal yaklasim farklililariyla iliskilidir. Kisaca, Weberci ve Marksist sosyolojiler arasindaki gerilimler, ekonomik sinif ya da statü gruplarindan hangisinin toplumsal tabakalasmanin en önemli ögesi oldugu ve bundan dolayi da modern toplumlardaki politik çatismanin niteligi etrafinda odaklanmaktadir.
Statü, klasik sosyolojide temel bir kavram ve toplumsal yapinin çok önemli bir özelligi olmasina ragmen, çagdas sosyal kuramda çok elestirilmis ve bir ölçüde Marksist ekonomi sinif kavraminin yerine kullanilmistir.
B. Turner, sosyal tabakalasmanin politik-hukuksal haklar (hak olarak statü), kültürel ayrim (hayat tarzi olarak statü) ve ekonomik siniflar olarak üç temel bileseninin oldugunu ifade etmektedir. Bu üç öge arasindaki iliskiler, tarihsel olarak olumsaldir ve üzerinde durdugu toplumsal mücadeleler tarafindan belirlenmektedir. Turner, bu ögeler arasindaki tarihsel degisimleri, kölecilik, feodalizm ve kapitalizm çerçevesinde inceleyerek, çagdas toplumlardaki ekonomik sinifin çöküsü ile, statü gruplari arasindaki refah kaynaklarina yönelik mücadelenin yeni bir politik yasam biçimine-devlet iktidari altinda statü blogu politikasina-yol açtigini öne sürmektedir.
Turner’in statü analizi, kitlesel tüketimin kültürel ayrim üzerine olan etkileri ile, üst ve altkültürler arasindaki geleneksel mücadele açisindan kültürel postmodernizmin göz önüne alinmasiyla sonuçlanmaktadir.
Çalismanin temel tezi, tarihsel olarak vücut bulmus olan ekonomik, politik ve kültürel esitsizliklerin ancak, bir çatisma-sosyolojisi perspektifiyle anlasilabilecegi yönündedir: Turner sunlari söylüyor; bu çalisma, statü kavramini çatisma sosyolojisinin bakis açisindan ele aldigi için, modern toplumlarin gelisimine yönelik ve farkli bir biçimde evrimcilik karsiti bir konum tasimaktadir. Yani, toplumsal sonuçlar, sosyal çatismalarin olumsal, tahmin edilemeyen ve beklenmeyen sonuçlarinin sonsuz sekilleridir.“
(Arka Kapak)