Vahyi ve Kainatı Birlikte Okumak

Peygamberlere indirilen vahyi okumayi önemsemeyen ve tamamen pozitif bilimlerde ifadesini bulan okuma türüne yogunlasan bir kimse, Allah’la alakasini kaybetmis ve gayb konusundan habersiz kalmis demektir...Varligi ve evreni yok sayan, varliktan kopuk, sadece vahyin okunmasiyla kisitlanmis okuma ise dünyadan nefret etmeye, onu ve içinde bulunan her seyi bir pislik olarak görmeye yol açar. Bu sorun, insanin imar, ümran ve medeniyet potansiyelini felç ederek onu; hilafet, emanet ve imar görevini yerine getirmekten alikoyar...Bahsettigimiz okuma öncelikli olarak insandan baslar. Insan bütüncül bir medeniyet bilgisine  Kur’an ve kainati birlikte okuyarak ulasabilir. Ancak o zaman, insan Rabbine verdigi söze bagli kalir, halifelik görevini yerine getirir, emaneti hakkiyla eda eder, imarin gereklerini yerine getirir, imtihanini basariyla tamamlar. Bu medeniyet bilgisi, insanin sadece kendi iç algisi veya üstün bir varlik tarafindan kendisine telkin edilmesi ile elde edilebilecek bir bilgi türü degildir. Yani sira baskalarindan da yararlanmali, önceki nesillerin birikimlerine basvurmali, incelemeli, paylasmali, bilgi nereden gelirse gelsin, ondan uzak durmamalidir. Bununla birlikte, bilgi edinme süreci metodolojik bir çerçeveye oturtulmalidir...