Yatak Odası Diyalogları - Monotonlaşmış Cinsel Yaşam Komedisi

Monotonlasmis cinsel yasam komedisi Birol Güven TV’de anlatamadiklarini yaziyor! Ortaya karisik yasadigimiz,Türk usulü hayatimizin keskin bir gözlemcisi o. Toplumun dikiz aynasi. O hep bize bizi anlatti. Mutfaktaki gizli kamera, salondaki ayna gibiydi. Türk tipi sitcomlarin mimari, bu defa “özelimizi“ anlatiyor: iliskilerdeki komik hallerimizi, gizli kafa içi seslerimizi ve “Yatak odasi diyaloglari“ni. Akici, keyifli ve komik, biraz da yol gösteren, “okunasi“ bir kitap. Mümin Sekman K: Ben o koltukta sevisemem, orada dün aksam babam oturuyordu. E: Sevismek için bizim kadar uzun zaman harcayan baska bir çift yoktur! K: Evet, sadece 3 dakika! E: Hayir, 2 saat 3 dakika. 2 saat ikna, 3 dakika sevisme! K: Beni ikna etmeye harcadigin zamani, bana ilgi göstermek için harcasan bunlarin hiçbiri olmaz... K: Bir erkek yeni tanistigi bir kadini yataga atmak için ne kadar ugrasiyorsa sen de beni yatak odasina götürmek için o kadar ugrasacaksin. E: Iyi de ben her seferinde sifirdan baslayacaksam neden evlendim ki? K: Sevismek uzun ve zorlu bir süreç, yatak bunun en son asamasi. Ama sen hep en sondan baslamaya çalisiyorsun. Biraz ugrasacaksin. E: Bende hiç giris gelisme bölümleri yoktur. Sadece sonuç vardir. K: Erkek için cinsellik sicak suya karistirilip hemen içilen Nescafe’dir, kadin için ise kisik ateste yavas yavas pisirilmis köpüklü bir Türk kahvesi. E: Çiçegi gönderen biz, evlenme teklif eden biz, sik sik ’seni seviyorum’ demek zorunda olan biz, küçük sürprizler yapmak zorunda olan biz. Eee, siz kadinlar ne yapacaksiniz? K: Erkek olmak yan gelip yatmak degildir. Biz kadinlarin sirtini yere getirmek kolay is degildir! (Tanitim Yazisindan)